Gökçeada Gezimden Notlar

Merhaba Arkadaşlar,

Hafta sonu Çanakkale'den uzaklaşıp ama yakın sakin bir yerlere gitmeliyim dedim ve kendimi Gökçeada'da buldum. Yeşilin bu kadar bol bulunduğu bir ada görmedim. Doğma büyüme İstanbul'luyum ve ada denilince araba girilmez işte faytonla gezilcek olarak düşünüyordum.

Sonra gidince öğrendik ki Türkiye'nin en büyük adası olma hakkını verebiliyor. Hafta sonumu sadece geçirebildim ve şunu diyebilirim ki kafam da ki soru işaretlerinden arınmak kendi iç sesimi duyabilmek için sakinliğe ihtiyacım vardı ve burası cümlede ki tüm öğeleri sonuna kadar destekliyor :)

İlk gittiğim de kaldığım yere giderken durak da kuzular gördüm ve tepkim gülmek oldu. Bozcaada gibi demişlerdi ancak Bozcaada kadar hareketli değil. Çanakkale üniversitesinin bir kampüsü de burada olduğu için yaşam aktif.

Gökçeada Gezisi

Neyse gelelim gezdiğim yerlere Öncelikle kahvaltı tercihim orda yaşayan arkadaşlarımın tavsiyesi üzerine Kaleköy'deki Mustafa'nın Kayfesi oldu :) evet mekanın ismi bu ve mekanın balkon kısmında ki ahşap koltuk ve masalar dikkatinizi çekiyor. Kahvaltıda karpuz reçeline kadar getiriliyor ve içerden fırından yeni çıkmış tarçınlı ceviz kokusunu alabiliyorsunuz :)

Eee kahvaltıları yaptık napalım dedik ve Yıldız Koyu'nun yolunu tutttuk :) Denizin dibi bu kadar güzel olabilir. Gittiğimde denizden çıkan insanları güneşlenenleri gördüm, dostum Merve git ve kendine soğuk bir şeyler ısmarla deli olam dedim.

Poseidon restorantın yolunu tuttuk. Mekanın hemen yanında kale bulunuyor. Cenevizlilerden kalmış kalenin hemen yanın eşsiz manzaranın tadını çıkarıyorsunuz.

Huzuru ben bu Adada buldum gidenlerden düşünce ve tavsiyelerini almak isterim :)